Benim Sanatım

Sanat; hataların kabul gördüğü, deneyip yanılabildiğimiz, "doğru" yapma vurgusunun olmadığı tek alan belki de. Bir şeyleri herkes öyle yaptığı için ya da akla uygun olduğu için değil de, eğlenceli, ilham verici, hatta sırf anlamsız olduğu için yapma özgürlüğü başka hiçbir alanda yok. Hem de dünyanın her yerinde insanlar hiç sorgulamadan akla uygun ve makul davranmaya devam ederken. İşin güzel tarafı ise son yıllarda sanata olan ilginin neredeyse tüm yerküreyi kapsayan bir hal alması. Sanat fuarları ve sergiler ziyaretçilerle dolup taşıyor. Ben de yıllarca dünyanın pek çok şehrinde gerçekleşen önemli bienalleri ve sanat fuarlarını gezme imkanı buldum. Hayatı sanat ve edebiyat üzerinden anlamaya çalışan bir sanatsever olarak aklımda tek bir şey vardı; o da önemli sanatçılarımızı tanıtmak ve onların sanat yolculuklarını daha geniş kitlelere ulaştırmaktı. Özellikle öğrencilerin sanatın tıpkı onlar gibi insanlar tarafından yapıldığını görmelerini istedim. Beni büyüleyen, heyecanlandıran ve harekete geçiren insanların sanat anlayışına dikkat çekmek istedim. "Benim Sanatım" programı bu fikirlerle ortaya çıktı ve New York’da Haluk Akakçe ile başladığımız program, Paris’te Sarkis, Berlin’de Ayşe Erkmen, Londra, Ürdün ve Berlin’de Fahrelnissa Zeid, Venedik’te Bilge Alkor, Cannes’da Nuri Bilge Ceylan, Paris'te Mehmet Güleryüz ve Alev Ebüzziya, İstanbul'da Komet, Yahşi Baraz ve Füreya Koral belgeselleri ile devam etti. Benim Sanatım ekibine bu yolculukta destek olan tüm sanatçı ve sanat profesyonellerine teşekkür ederim. 

Zuhal Demirarslan

 

 

İstanbul Modern Müzesi Genel Direktörü Levent Çalıkoğlu ve Yahşi Baraz'ın gözünden "Benim Sanatım"